TRAFİK ADABI



 


TRAFİK ADABI


ADAB, EDEP kelimesinin çoğuludur, arapça kökenli bir
kelimedir.


edepli yaşama anlamında kullanılır.
görgü kuralları anlamında arapça bir cümledir.


görgü kuralları, ahlak kuralları, etik
davranmak, herkesçe kabul görmüş davranışlar sergilemektir.


Edep,
“incelik, kibarlık, iyi davranış” gibi anlamlara gelir. Adab kelimesi  aklın güzel bulduğu bütün söz ve
davranışlardır. Bu kelime, yeme içme adabı, uyuma âdâbı gibi genellikle ...
adabı şeklinde kullanılır. Bu durumda kendisinden önce gelen kelimeye ait özel
kuralları, incelikleri ve uyulması gereken  esasları ifade eder. Her şeyin bir yolu
yordamı vardır. İşte adab bu yolu yordamı gösterir.


Dünyada
insanların yaşamalarını belirleyen hukuk kuralları olduğu gibi sosyal düzen
kuralları mevcuttur. Bu kurallar insanların arasında bulunan ilişkileri
düzenleyen ve hayatı anlamlandıran kurallardır. Sosyal hayatta ise, düzen
getiren ve insanlar arasındaki ilişkileri olumlu yönde geliştiren önemli görgü
kuralları vardır. Bu kurallar “Adab-ı Muaşeret” olarak adlandırılmaktadır.
Adab-ı Muaşeret, “toplum içinde çeşitli kesimlerin birbirlerine karşı
takınmaları gereken
medeni
ve ahlaki davranış tarzları ile bu hususlarda gerekli olan pratik bilgiler”
anlamına gelmektedir


1.  (Görgü Kuralları)


Genel görgü
kurallarına uyma zorunluluğu yoktur. Yani hukuken suç sayılmaz.  Adab,ahlak beni ilgilendirmez diyebilir,
toplum genel görgü kurallarına uymayanlara cahil, bencil, kaba, saygısız ve
saire sıfatlarla tanımlar ve kınar.

Görgü kurallarına uymak diğer insanlara saygı göstermektir ve onların
duygularına önem verdiğiniz mesajını göndermek demektir.Toplum hayatının
düzenlenmesinde etkili olan genel görgü kurallarına uyan kişileri; terbiyeli,
saygılı, nazik   şeklinde nitelemek mümkündür.

Bu kurallar toplumdaki uygarlık düzeyinin de göstergesi olabilir. İnsanın
bencil, kaba düşüncelerden sıyrılarak, başkalarına karşı davranışlarını bir
düzene koyması , onun duyarlı ve nazik olmasını sağlar. Bu da insanların
birbirleriyle olan ilişkilerini sağlıklı ve tutarlı olmasına neden olur.


Kuralların
faydaları nelerdir?

1- Kurallar belirsizliği azaltarak öngörülebilirlik ve istikrar sağlar,

2- Kurallar insan davranışlarına denetim ve sınırlama getirirler, böylece
insanı ve çevresini o insanın zaaflarından (zayıf yönlerinden) ve hatalarından
korurlar.

3- Kurallar bireyi özgür kılarlar, çünkü neyi özgürce yapabileceklerini, neyi
yapmaları halinde kimsenin karışamayacağını belirler.


Genel
Kurallar

•Hoşgörülü ve iyimser olmak

• Eleştiriyi yerinde ve zamanında yapmak

•Olgun bir kişiliğe sahip olmak, olgun davranmak (yaşına uygun olgunlukta
olmak)

• Başkalarını rahatsız edici davranışlardan sakınmak

• Gerektiğinde özür dilemesini bilmek

•Verilen sözü tutmak

•Uygun olmayan el ve sözlü şakalardan kaçınmak


Trafikte
araç kullanırken trafik kurallarına uymak çok önemlidir. Çünkü trafik kuralları
sadece sizin hayatınızı kurtarmaz. Aynı zamanda sevdiklerinizin ve hatta hiç
tanımadığınız insanların hayatını kurtarır.


Bu
kadar yoğun trafikte trafik kuralları olmasaydı diye hiç düşündünüz mü? Her
araç sahibi kendine göre hareket etseydi, şerit isimli bölümler olmasaydı her
sürücü kendi istediği yönde gitseydi sizce neler olurdu?


"
Trafik; sevgi, saygı ve hoşgörüyle güzeldir." ve "Trafikte önce siz
örnek olun! Diğerlerinin değiştiğini göreceksiniz."


Bu dersin AMACI.


•Trafikte
sürücülerden yayaya kadar herkesin trafik adabıyla, genel görgü kurallarıyla
ilgili sorunları olduğu ileri sürülüyor.


•Trafikte
insanlar birbirine saygı göstermiyor.


•Sürücüler
birbirlerinin haklarını çiğniyorlar.


•Trafikte
nezaket kuralları hiçe sayılıyor.


•Trafikte
insanlar haklarını korumak için savaşım veriyor.


Bu
gerekçeler incelendiğinde, trafikte bir adab-ı muaşeret sorunu olduğu
ortaya çıkıyor. Burada adap; yol,
yordam, töre, usul, davranış kuralları, terbiye anlamlarına geliyor. Edep
kelimesinin çoğulu. Etik kurallara,
terbiyeli olmanın gereklerine uyan davranış şekli. Edep kurallarına uymayanlara
edepsiz deniliyor. Muaşeret ise, birbiriyle sosyal ilişkiler içerisinde olma
anlamına geliyor. Dolayısıyla adab-ı muaşeret, sosyal münasebetlerde ahlak ve
edep kuralları, toplumsal bir varlık olan insanların birbirlerine karşı
göstermeleri gereken medeni ve etik davranış şekilleri anlamında
kullanılmaktadır.


 


Daha
kısa ifade etmek gerekirse, adab-ı
muaşereti görgü kuralları olarak açıklayabiliriz.


GÖRGÜ KURALLARINA VE TRAFİK ADABINA UYMAYAN
DAVRANIŞLAR:


TRAFİKTE KADINLARA YAPILAN NEZAKETSİZLİKLER:


Hep duyuyoruz ve görüyoruz trafikte seyrederken
erkek sürücüler bayan sürücüler için tehdit oluşturmaktadır, trafikte
kişi(bayan) hakkını gaspetmeye calışarak korku, heyecan vs. duyguları uyandırıp
tatmin sağlamak acizliktir. Nasıl bir psikolojik sorunun davranışa dönüşmüş
halidir bilemiyoruz. Kendi gücünü aracın gücüyle karşılaştıran bir insanın
böyle saygısız tavrı toplumuzu mahvetmeye yeterlidir.  Trafiğin şakası
olmaz lütfen bu tarz davranışlarda bulunmayalım. Bulunanları uyaralım. Bu tarz
tavırları yapan kişilerin empati yeteneğini kaybetmiş olduğu açıkça ortadadır.
Bunu yapan kişilerin de yarın başka şekillerde eşlerinin ve çocuklarının
haklarının gasp edileceğinden korkmaları dünyanın adilane düzenin vaz geçilmez
sonucudur. Bunu bir atasözüyle açıklamak istersek : “El için kuyu kazan, evvela
kendi düşer.”


SELEKTÖRLERİN KULLANIMI:


Trafikte çok karşılaşılan hatalı kullanımlardan
diğeri uzun lambaların kullanımıdır. Uzun lambalar aydınlatmanın yetersiz
olduğu yerlerde kullanılır. Karşıdan araç geliyorsa kullanmak yasaktır.
Görüyoruz ki sürücüler her yerde kullanmaktan çekinmiyor. Karşıdan gelenin
gözlerine vuran uzun ışıklar hem dikkat dağıtıcıdır, hem de diğer araç
sürücünün yoldaki hakimiyetini azaltır.  Bir araç sollanacağı zaman öndeki
aracı uyarmak için selektör yapılması normaldir. Sollama bitene kadar uzunlar
açılmaz.


Türkiye’de insanlar selektörü ne gibi amaçlarla
kullanır bir de ona bakalım:


-    Karşıdaki araca
geçebilirsin demektir.


-    Karşıdaki araca dur
geçme yol benimdir demektir.


-    En sol şeritteki araca,
bir arkadan gelen aracın yolumdan çekil demenin bir çeşididir.


-     Kırmızı ışıkta
bekleyen bir araca arkadaki diğer bir aracın “yeşil yanmak üzere hadi uyanık
ol” demenin başka bir yoludur.


-     Duyguların dışa
vurulmuş şeklidir.


-     Yol kenarından
geçen bayanları taciz etmenin yollarından biridir. Bazen kornayla desteklenir.


-    Otoyolda giderken karşı
yönden gelen araç tarafından sıkça selektör yapılıyorsa bunun taşıdığı mesaj
şudur “karşıda radar var yavaş git.”


Özetle gördüğünüz gibi Türkiye’de selektör yapmanın
birçok anlamı var. Yukarıdaki davranışların hepsi saygısızca tavırlardır.
 Bu gibi tavırlar bir insana yakışmayan tavırlardır.


MAKAS ATMAK:


Bazı insanlar trafikte makas atarak egolarını
tatmin etmektedir. Otoyollar bu tür hareketlerin yapıldığı yerler değildir.
Bütün yolların amacı insanların ulaşım hakkından faydalanmalarını sağlamaktır.
Trafikte görebileceğiniz makas atan kişiler muhtemelen psikolojik desteğe
ihtiyacı olan insanlardır. Esasen makas atan kişilerin kasıtlı adam öldürmeye
teşebbüs suçundan yargılanması gerekmektedir. Kimse kimsenin yaşam hakkını ve
mal bütünlüğünü tehdit edemez.  Makas atmak bir yetenek değildir,
saygısızlık ve kişi hayatına kastetmektir. Makas atanları gördüğünüz zaman
videolarını çekerek polise şikâyet ediniz. Yüklü miktarda ceza ödeyeceklerdir.


ARAÇTAN ÇÖP ATMAK:


Araç içinden çöp atmak çok saygısızca bir
tavırdır. Bunun yanında doğal olarak yasaktır ve ceza gerektirir. Esasen ceza
için değil, kendimizle olan barışıklık derecemizi ve kişisel bütünlüğümüzü
ortaya koyar.  Hangi birimiz evimizde otururken yere çöplerimizi,
izmaritlerimizi veya pet şişeleri atıyoruz? Madem öyle bir başka kişinin yaşam
hakkına saygılı olmak gerekmez mi?


SİNYALLERİN KULLANIMI:


Modern toplumuzda sinyal kullananların sayısı
çok fazladır dersek inanır mısınız? Hayır inanmayın. İnsanlar sinyalleri sadece
kendilerine yol tayin etmek için kullanılan bir gösterge zannediyor. Durum öyle
değil, sinyalin amacı diğer araçları uyarmaktır. Öyle bir algı var ki bir
sürücü sinyal verdiği zaman diğer bir sürücü yol vermemek için hızlanmaya
başlıyor bir anda. Tam tersi olması gerekirken yol vermemek için elinden geleni
yapıyor.  Böyle olunca hiçbir araç sinyal kullanmıyor.  Bir gün deneyin,
önce sinyal verin göreceksiniz ki arkadan gelen araç aniden hızlanmaya
başlayacak ve sonra sinyal vermemeye başlayacaksınız. 


Aynı anda sadece 1 şerit değiştirmek doğrudur.
Bazı trafik canavarı sürücüler 3-4 şerit birden değiştiriyor. Bu neyin
ispatıdır?


Neden sinyal önemlidir? Araç içindeyken dış
dünyayı 360 derecelik bir açıyla görmeniz mümkün değildir. Tam solunuzdaki ve
tam sağınızdaki araçları göremeyeceğiniz kör noktalar oluşabilir. Bu aracın
ayna yapısından kaynaklanabileceği gibi diğer araçların sizin aracınıza olan
yakınlığına da bağlı olabilir. Aynı zamanda geniş şeritli yollarda araç
yakınınızdaysa, görüşünüzün dışında kalabilir. En güzeli sinyal vermeyi
kendiniz için bir alışkanlık haline getirmenizdir. Yol boş bile olsa sinyal
verin bu bir ayıp değil, edepsizlik değil veya adap ve görgü kurallarına ters
bir tutum değildir.


ARAÇTA YÜKSEK SESTE MÜZİK DİNLEMEK:


Diğer edepsiz ve görgü kurallarına uymayan
davranış şekli budur. Tüm insanların kendileriyle aynı duyguları yaşadığını
düşünen sürücü tarafından gerçekleştirilen bu tavır esasen rahatsız edici bir
gürültü şeklidir ve saygısızca bir davranıştır. Araç içindeki sürücü tarafından
algılandığı gibi dışarıdaki insanlar tarafından aynı şekilde algılanmamaktadır.
Bunun yanında yasaktır ve ceza gerektirir.


TRAFİK IŞIKLARININ KULLANIMI:


Ülkemizde trafik ışıkları gereksiz görünmekte ve
sabırsız bireylerimiz tarafından ceza otoriteleri olmadığında kurallara
uyulmamaktadır. Trafik ışıkları sadece araçlar için değil, yayalar için de
kullanılan bir sistemdir.  Siz kırmızı ışıkta geçtiğinde hem yayanın
hakkına tecavüz etmiş oluyorsunuz hem de trafik ışıklarını bekleyen diğer
sürücülerin hakkını gasp etmiş oluyorsunuz. Lütfen ışık kurallarına uyalım.
Bunun yanında ışık kurallarına uymamak ceza nedenidir.


Diğer ilginç bir husus ise ışıklara yaklaşırken
hız düşürülmesi gerekirken çoğu sürücü ışığa yakalanmamak için hızını
artırmaktadır. Kırmızı ışık yandığında birden frene basılması sonucu kazayla
veya durmayıp kırmızı ışıktan geçerek diğer bir araçla ölümcül bir kazayla
sonlanmaktadır. Hatta bunu abartıp kırmızı ışık yandığı halde gazı kesmeyen ve
son anda frene basan sürücülerde bulunmaktadır. Bu tavırların hepsi hatalıdır.
Her ne şekilde olursa olsun saygısız bir tavırdır.


GEÇİŞ ÖNCELİKLERİ:


Birçok sürücü kendini diğer araçlara göre
öncelikli hissetmektedir. Trafik hislerle değil kurallarla işleyen bir
mekanizmadır. Kavşaklarda geçiş üstünlüğü herhangi bir araç bulunmuyorsa kavşak
içindekine aittir. İnanın bunu 100 sürücüden 3 tanesi ancak biliyordur. 
Kavşakların durumu ortada…


Işıklarda yoğun trafik olduğunda, sürücü geçiş
hakkı kendinde olsa bile diğer araçların geçişini engellememek için yola
girmemesi gerekebilir. Fakat bunu yapamazsınız arkanızdan 100 korna sesi ve 100
selektör işareti görürsünüz. Hâlbuki geçiş hakkı sizde bile olsa bulunduğunuz
kavşak sıkışıksa diğer araçları engellememek için beklemeniz gerekir.
Belirtelim ki beklememek hem saygısız bir tavırdır hem de ceza gerektirir.


Dar bir yolda veya eğimli yollarda geçiş hakkı
en yüksek olan araç otomobillerdir. Bir bakıyorsunuz koskoca kamyon geçiş
hakkını kendi kullanıyor.  Yine saygısız tavırlardan biridir ve hak
gaspına örnektir.  İki araç eğimli ve dar bir yolda karşılaştığında yokuş
aşağı gelenin yokuş yukarı gelene kolaylık sağlaması gerekmektedir.


Yeri gelmişken belirtelim sürekli sol şeridi
kullanmak yasaktır. Kendinizi her ne kadar haklı görseniz ve hız kurallarına
uyduğunuzu düşünseniz bile sol şeridi sürekli ihlal etmeyiniz. Arkadan
sürücünün biri mutlaka gelecek ve tamponunuza sıfır bir şekilde selektör
yapacaktır. Eğer hala yoldan çıkmadıysanız sağınızdan geçip önünüzde birden
frene basacaktır. Dikkat edin trafikte ömrünüzde göremeyeceğiniz kadar katille
yüz yüze gelebilirsiniz.


YAYALARIN GEÇİŞ HAKKI:


Yollarda koşan yayaları hiç gördünüz mü? Evet
gördünüz. Yürümeye başladığınızdan beri karşıdan karşıya geçerken hep koştunuz…
Neden? Çünkü yine trafik adabını bilmeyen sürücülerin saygısız tavırlarından
dolayı. Araç içindekilerin, araç dışındakilerden tek farkları altlarında
bulunan mekanik yapıdır.  Bu mekanik yapıyı bir tehdit unsuru olarak
kullanmak saygısızlıktır. Yaya yoluna yaklaşan bir sürücü yaya geçmesin diye
hızını arttırmaktadır. Yayalara yardımcı olmak bir vatandaşlık görevidir.
İnsana yakışan bir tavırdır. Özellikle okul geçitlerinde 8-9 yaşındaki
çocukların birden yola atladığı gerçeği varken bunun eğitimini almış
sürücülerin çok dikkatli olması gerekmektedr. Buna dikkat etmek için okul
geçitlerinde trafik polisi veya görevli öğrenci olmasını beklemeyiniz. Lütfen
küçüklerimizin yaşam hakkına saygı gösterelim.


TAKİP MESAFESİ:


Öncelikle takip mesafesi nedir açıklayalım.
Takip mesafesi iki araç arasındaki en güvenli mesafedir ve sürücü frene bastığı
anda hızının yarısı kadar bir mesafede durabilmesi için gereklidir. 
Trafiğe çıktığınızda bir bakıyorsunuz ki kimse takip mesafesine dikkat etmiyor.
Sonra zincirleme kazalar gerçekleşiyor. Zincirleme kazaların tek sebebi takip
mesafesine uymamaktır. Hem kendi canınız ve malınız için hem de diğer insanlar
için lütfen takip mesafesi kurallarına riayet ediniz.


EMNİYET ŞERİTLERİ:


Emniyet şeritlerinin amacı acil durumlarda
öncelikli araçların geçişlerini kolaylaştırmaktır. Bir bakıyorsunuz herkes
emniyet şeridini kullanıyor. O emniyet şeridini kullanan kişilerin yakınları
zarar gördüğünde hastaneye yetiştirilemeyip hayatlarını kaybettiklerinde kimi
suçlayacaklar? Tabi ki herkes aynı düşüncede bomboş şerit dururken biz neden bu
şeridi kullanamıyoruz?  Saygı için, toplumsal düzen için bu kurallara
uyulması gerekiyor. Uyulmadığı takdirde bu bir ceza nedenidir ve yasaktır. Son
düzenlemelerle ceza miktarları artırılmıştır.


DURMA VE DURAKLAMA:


Duraklama yaparken diğer sürücülerin geçişlerini
engellememek gerekir. Kimse kimsenin hakkını gasp etmemelidir. Bir bakıyorsunuz
araç yolun ortasında yolcu indiriyor. Başka bir araç mal indirip
yüklüyor.  Dörtlüleri yakmak kimseyi ve yapılan davranışı haklı çıkarmaz.
Durma, duraklama ve park etme kurallarına uygun bir şekilde diğer araçları
engellemeden yapılması gerekmektedir.


ARAÇ BAKIMLARININ YAPILMASI:


Araç bakımlarını hem kişinin kendi can ve mal
bütünlüğü koruması için hem de içinde yaşadığımız tabiatın zedelenmemesi,
gelecek nesillere yaşanılabilir bir dünya bırakmak açısından vazgeçilmez bir
davranıştır.


KORNA KULLANIMI:


Bizim kadar kornayı aktif kullanan bir toplum
bulunmuyor. Kornanın amacı uyarıda bulunmaktır. Aşırı trafikte kornaya çok
basıldığında trafik birden açılmayacaktır. Korna sihirli bir değnek değildir.
Yakın çevrede yaşayan insanları rahatsız etmemek gerekir. Bu bir saygı
unsurudur. Lütfen kornaları çok gerekmedikçe kullanmayalım.


DEĞERLENDİRME :


Görüldüğü üzere trafikte oluşmuş ve kemikleşmiş
bir kültür var. Herkes hakkını kendi alma çabasında. Herkes kendi zamanını
herkesin zamanından üstün görüyor ve beklemeye, bekletilmeye tahammül edemiyor.
Özellikle büyük şehirlerde yaşanan kargaşaların sebebi trafiğin yoğun
olmasıdır. Bu demek değildir ki trafik yoğunluğunda kimse kimseye saygı
göstermesin. Uygulanacak politikalarla ve bilinçlendirme çabalarıyla bu
olumsuzlukların toplumca üstesinden gelebileceğimiz ümit ediyorum.
 Kurallar insanlar içindir. Toplumsal düzen içindir. Bir toplumun
gelişmişliğini sadece sanayisiyle, üretimiyle ölçmek doğru değil. Bir toplumu
anlayabilmek için 1 saat o ülkede araç sürmeniz yeterli olacaktır.


Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol